Tepebaşı Belediyesi tarafından düzenlenen Kırsal Kalkınma Eylem Planı Çalıştayı, Tepebaşı Özdilek Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. 

Tarım ve hayvancılık ile ilgili sorunların masaya yatırıldığı çalıştaya, Eskişehir’de kırsal kalkınma çalışmaları ile ilgili kurum ve kuruluşlar, sivil toplum örgütleri, meslek odaları, birlik ve kooperatifleri katıldı. Çalıştayda çeşitli sunumlar gerçekleştirilirken kırsal alanları temsilen çalıştayda bulunan temsilciler, görüş ve önerilerini paylaştılar. 

Ataç; “Köyü köy yapan tarımdır, hayvancılıktır.”

Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç, Türkiye’de iktidarın kırsala farklı bakmasından kaynaklanan bir takım yasalar çıktı. Bu yasaların en sonuncusu 6360 sayılı büyükşehir yasası. Bölgemizde 3 tane belde belediyesi kapatıldı. Bu şekilde 57 mahalle otaya çıktı. En uzak mahallesi 170 km uzaklıkta yer alan 650 kadar mahallesi Büyükşehir’in oldu. Bu yasalar hazırlanırken hiç birinin bütçesi verilmedi. Köyü köy yapan tarımdır hayvancılıktır. Bu yasayla ihtiyaçları karşılarsınız ama köyü kalkındıramazsınız. İşler sahipsiz kalmaya başlayınca kooperatifler ön plana çıktı. Biz de yıllardır kooperatifleri destekliyoruz. Toplanınca bir kırsal kalkınma komisyonu oluşturduk. Belediye binasında toplantıları yaptık. Daha sonra da kırsal kalkınma gelişim ve eylem planlarının hazırlanması ihtiyacı ortaya çıktı. Bunlar hep birbirini tetikleyen konular. 61 mahallemizde durum tespiti yaptık, özellikle tarım ve hayvancılık konusunda. 61 mahallemizde yaklaşık 224 bin 230 dekarlık alanda tarım yapılıyor. Ayrıca 36 bin 439 dekar da meramız var. Ayrıca ilçemizde 1370 işletmede 24 bin büyükbaş hayvanımız var. 1075 işletmede ise 96 bin küçükbaş hayvanımız var. Bugün bu çalıştayda her şey konuşulacak, hayata geçecek. Ama şu çalışma ile bundan sonra hep iç içe olacağız. Belediyedeki deneyimimizi bu konuya da rahatlıkla aktaracağız.” şeklinde konuştu. 

Çamoğlu; “Bu bir başlangıç ve birlik beraberlik örneği olacak”

Sağlıklı Kent Konseyi Başkanı Serpil Çamoğlu ise; “Biz Sağlıklı Kent Konseyi olarak Dünya Sağlık Örgütü’ne bağlıyız. Yalnız insanların bedensel sağlığı ile değil, kentin sosyal, ekonomik, güvenli yapısı ve insanların rahat yaşaması için arkadaşlarımızla çalışmaktayız. Çalışmalarımızı bütünleştirmeye karar verdik. Kentin gelişmesi kadar kırsal kesimin gelişmesi maalesef olamadı. Hatırlarsınız Vişnelik Mahallesi’nde 12-20 sene önce tarım yapılmaktaydı. Bu durumda kırsal kesimin gelişmesi, tamamıyla bu alanda çalışan sizlerin sayesinde olacağından eminim. Ben bu çalıştayın bir başlangıç olacağına, birlik ve beraberlik örneği vereceğine inanıyorum.”

 Şengül; “Eskişehir’in kendisine bir kalkınma planı oluşturması gerekir”

ODTÜ Şehir ve Bölge Plancısı Prof. Dr. Tarık Şengül de yaptığı konuşmada; Biz artık o geleneksel, geçmişten beri uygulanan tarım politikalarının ötesinde bir kalkınma planını ortaya koyacağız. Şöyle bir itiraz gelebilir, yasada kısıtlamalar var. Şu anki yasaları uygularsanız Mardin’de hayvancılık yapamazsınız. Bu tip kısıtlamalar var. Bunlara rağmen bu çalışmaların ortaya konulması yasaların yeniden düzenlenmesi için çok önemli. Hiç bir yasa kendiliğinden düzenlenmiyor. Siz zorluyorsunuz düzenlemeler yapılıyor. Ama bu hale ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğumuz sorununu ortadan kaldırmıyor. Farklı düzeydeki aktörlerin birlikte çalışmasını gerektiren, kentsel kırsal ayrımını ortadan kaldırarak, kırsal kentsel kalkınma bütünleşmesini öngören, kırdaki sorunları çözmek için kullanabileceğimiz bir tanıma ihtiyacımız var. Desteklenebilir ve geliştirilebilir bir gelişmeyi öngören, katılımcı olabilen, yönetişim modelleri ile destelenen bir yaklaşıma ihtiyacımız var. Eskişehir’in kendisine bir kalkınma planı oluşturması gereğinin içinde olduğumuzu görmemiz gerekir. Eskişehir aslında Türkiye’de önümüzdeki dönemde, bu tür konularda örnek olabilecek bir kentsel-kırsal kalkınma modelini geliştirebilir. Bu çalışmayı da tüm bunların başlangıcı olarak görüyorum.” ifadelerini kullandı. 

Zeydan; “Türk tarımını Avrupa birliğinin dayatmalarına teslim etmemeliyiz”

Eskişehir Ticaret Borsası Başkanı Ömer Zeydan ise konuşmasında; “Öncelikle bu çalışma için canı gönülden kutluyorum. Türk tarımı dünyada çok önemli bir yerde. Gerçekten bunu rakamlarla da ifade etmeye kalktığımızda bu ciddiyettin önemini rahatlıkla ortaya koyabiliriz. Türkiye tarımda dünyada söz sahibi. Temiz ekilebilir alanlarda ise Avrupa’da en büyüğü en temizi. Ancak biz tarıma çok büyük ithalata mahkûm durumdayız. Çünkü modern ve bilimsel yöntemlerle hala bilimsel tarım yapmıyoruz, yapamıyoruz ve yapılmasını a teşvik etmiyoruz. Kalkına deyince işin içine para giriyor. İnsnalar yaptığı zirai tarımdan yeterli gelir elde ederse kalkınma da gelir diye düşünüyorum. Ancak sınırlı imkanlarla tarım yapılmaya çalışılıyor. Türk tarımını öncelikle Avrupa birliğinin dayatmalarına teslim etmemeliyiz. Kırsal kalkınmada başarılı olabilmek için benim düşüncem tarımsal kalkınmayı da gerçekleştirmemiz lazım.” şeklinde konuştu 

Çakırözer; “Tarımın ve çiftçinin sorunlarını planlı bir şekilde projelerle çözmek Türkiye’nin önündeki en önemli meseledir.”

Cumhuriyet Halk Partisi Eskieşhir Milletvekili Utku Çakırözer ise; “Bu toplantının sadece Tepebaşı’na, Eskişehir’e değil tüm Türkiye’ye örnek olmasını diliyorum. Tarımın ve çiftçinin sorunlarını planlı bir şekilde projelerle çözmek Türkiye’nin önündeki en önemli meseledir. Tepebaşı’nda yapılan çalışmalarla bu önemli sorunun çözümünde büyük adımlar atılmış olacaktır. Eskişehir’in kırsalında gezerken gördüğüm şu ki tarım kendini aşamıyor, ileri gidemiyor, bu yüzden de köyler boşalıyor, hepsi kente geliyor. Köylerde genç nüfus neredeyse kalmadı. Eğer oradaki vatandaşların refah içinde yaşamalarını sağlayabilirsek bu döngüyü kırmış olacağız. Umut ediyorum ki bu çalıştay buna vesile olur.” Dedi.