GÜRCÜOĞLU'NDAN VAHAP ATA'YA YANIT


Tepebaşı Belediyesi Başkan Yardımcısı Dr. Fuat Gürcüoğlu AK Parti Meclis Üyesi Vahap Ata’nın iddialarına yanıt verdi.

“Tepebaşı Belediye Meclis Üyesi Vahap Ata ve Diğer AKP meclis üyelerinin ortaklaşa düzenlemiş oldukları basın toplantısında, 4 yıldır “TEMCİT PİLAVI” gibi yenilenen ve her toplantıda aynı ifadelerle dile getirilen konular, bu kez faaliyet raporu eleştirisi adı altında yeniden gündeme getirilmiştir. Aslında bu konular son meclis toplantısında da satır satır okunarak bizlere ve basına aktarılmış konulardır.

Sizlerle bu konular çerçevesinde tekrar eder nitelikte bir toplantı yapmamızın nedeni, yapılan açıklamalarda bazı çarpıtmaların varlığı ve doğruluk taşımayan ifadelerin açıklığa kavuşturulmasıdır.

Aslında bu saptırma bilgilere verilecek cevap bir köşe yazarımız tarafından çok net bir biçimde verilmiştir. Sedat Aydoğan’ın madem 2004 -2009 yılı belediyecilik açısından çok başarılı olmuştu, neden Tacettin bey’i aday yapmadınız ? bu soru yeterince cevap olmuştur. Çok doğru bir tespit.

Vahap ata ve arkadaşlarının önceki gün yapmış oldukları açıklamada, 2009-2013 tarih aralığında ortaya çıkan çalışmaların %70-80’nin bundan önceki kendi dönemlerinde yapıldığını, bu dönem kalıcı her hangi bir eserin olmadığını, 40. Milyon olarak devralınan borç yükünün şu an 50. Milyon Tl olduğunu ifade etmektedirler.

Meclis üyelerine şu soruları sormak gerekiyor;

2009 yılına gelindiğinde kentin çok önemli bir kısmı çamur deryası içinde boğuşurken (Ör, Çamlıca, Fevzi çakmak, Batıkent vs.) bugün tüm sokaklar ya asfaltla kaplanmış, ya da kilit taşla döşenmiş ve çamurdan kurtulmuş durumdadır. Toplam olarak 350.000 ton asfalt 1. Milyon metrekare kilit taş hangi parasal kaynakla gerçekleştirilmiştir? 1041 sokak hangi ödemelerle çamurdan kurtarılmıştır? Bunca görülen hizmet nasıl yapılmıştır?  Parklar nasıl gerçekleştirilmiştir.

1983-99 yılları arasında 660 adet sokak yapılıyken

1999-2004 I. Ataç döneminde 1200 sokak

2009-2013 II. Ataç döneminde 1041 sokak asfalt veya kilit taşa dönüşmüş,

2004-2009 AKP döneminde ise ne yazık ki sadece 660 sokak yapılaşmıştır.

Vahap Ata  konuşmaları sırasında Belediye Binasını ve Şirintepede Kapalı Pazar yerini kalıcı eser olarak gösterip, bizlerin kalıcı bir eser bırakmadığımız yönünde eleştiride bulunmuştur.

Bizler eserleri, emlak zenginliği ile değil, hizmet zenginliği ve çeşitliliği ile göstermeyi amaçladık ve böyle yola çıktık. Belediyeler Emlakçi değil, Hizmet üretme yerleridir.

Şimdi size kalıcı bir eser olarak gösterilen bir yerden söz edelim;

Şirintepe Kapalı Pazaryeri; ne yazık ki yanlış planlama, yanlış düzenleme nedeniyle esnafça kabul görmemiş ve hiçbir esnaf bu Pazar yerine girmemiştir. Şu anda pazarcılar odası Başkanı ve AKP meclis üyesi olan arkadaşımız dahi bu durumu kabullenmiş ve 2011 yılında tarafımızdan fonksiyon değişikliği yapılarak, akılcı bir yaklaşımla 1500 kişinin istihdam edildiği, çevreye ekonomik katkı yaratan bir çağrı merkezine önemli bir kira geliri karşılığı verilmiştir.

Şimdi çarpıtılmaya çalışılan diğer konulara kısaca değinelim.

Belde evleri sayıları verilirken, Ataç döneminde sadece 3 adet belde evi açıldığı ifade edilmiştir.

Oysa bölgede var olan topla 16 belde evinden 5 tanesi Ahmet Ataç’ın İlk  belediye bşk’lığı döneminde, 7 tanesi bu dönemde açılmıştır. AKP yönetiminin var olduğu 2004-2009 döneminde sadece 2 belde evi ve 2 hizmet merkezinin açıldığı kayıtların incelenmesinde görülecektir.

Kiraya verilen ve kiralanan yerlerin parasal değerleri karşılaştırılırken kira gelirlerinin, kira ödemelerinin çok gerisinde kaldığı aktarılmaya çalışılmıştır. Muhtemelen mali danışmanları burada yanlış bir aktarımda bulunmuş olsa ki durum tam tersinedir.

Kayıtlar incelendiğinde görüleceği üzere;

11 Adet gayrimenkule yapılan kira ödemesi tutarı aylık 42.000 Tl iken

97 adet belediye ye ait gayrimenkulden elde edilen kira geliri aylık 155000. Tl dir. Yani durum basın toplantısında AKP üyeleri tarafından sunulanın tersinedir. Anlaşılan bu bölümde de yeterli çalışma yapılmamış ya da hesaptan anlamayanların desteği alınmıştır. Kaldı ki 2009-2012 yılları arasında kira gelirinde 4 kat artış vardır. Yıllık gelir 487.000 TL den 1.862.000 TL ye ulaşmıştır.

Öte yandan, kiralanan hizmet alanları, bazı kamu yararına çalışan derneklere verilmek suretiyle ihale yasası paypas edilmiştir denilmektedir. Arkadaşlarımızın araştırmalarında onların döneminde yani 2004-2009 döneminde 7 adet yer bu yolla kiraya verilirken, bu dönem sadece 3 yerin derneğe kiralandığı, diğer kiralamaların ihale yöntemi ile gerçekleştirildiği ortaya çıkmıştır.

Eldeki bütün arazilerin ve arsaların satıldığı, her meclis toplantısında satışların gündeme geldiği ifade edilerek eleştiri de bulunmuşlardır.

Mecliste satış kararı alınmış ve satışı gerçekleştirilmiş yerler incelendiğinde, toplam satışı yapılan 103 gayrimenkulün 96 adedinin 100 metrekare altında bulunan ve daha çok vatandaşların imar sorunlarının çözümüne yönelik, şüyulu ve parçaçıl hisse satışları olduğu herkezce bilinmektedir.

Bu güne kadar 100 metrekarenin üzerinde olup ta en büyüğü 256 metrekare olan ve doğrudan satışı yapılan 7 adet gayrimenkul bulunmaktadır. Kaldı ki bu satışlar AKP li meclis üyelerinin de onayladığı ve mecliste oy birliği ile geçen satışlardır. AKP li meclis üyelerinin merkez-i hükümetin, devletin tüm arazilerini satarken ki  tutumlarını ve olaylara nasıl baktığını doğrusu merak ediyorum.

Bir diğer yanıltıcı bilgi, merkezden alınan paraların oranı ile ilgilidir. AKP li meclis üyeleri yaptıkları açıklamada gelirlerin % 70 nin merkezden geldiğini yani iller bankasından gelen paralar olduğunu belirttiler.

Bu hesabı nasıl yaptılar bilmekte zorlanıyoruz.

Faaliyet Raporunun 56. sayfası incelendiğine görülecektir ki;

91.496.000 TL gelir içinde 33.260.000 TL İller Bankası payı %36 dır. Yani Ata’nın verdiği rakamın yarısını oluşturmaktadır. Bu da bir yanıltmadır.

Yine kamu oyuna çarpıtılmış mizansen görüntüler sunuluyor.

Mart ayında soğuk bir kış günü ve günün erken saatlerinde çekilmiş Hayrettin Karaca Parkının görüntüleri. Meclis üyemiz, acıklı bir sesle, böylesine güzel bir park görüldüğü gibi boş, park içinde işletmecisi olmayan boş bir cafe –restourant.

Bir hayli etkileyici mekan değersizleştirilmeye çalışılıyor…

Oysa parkın bölgeye nasıl bir değer kattığı, bu parka komşu olan bazı AKP meclis üyelerinin bu parkla, gayrimenkul değerlerinin nasıl arttığını söyleyemiyor. Bölgeye kattığı sosyo-kültürel değerler dikkate alınmıyor.

İşletmecinin yap işlet yöntemi ile yatırım yaptığı ve 500.000 TL değerinde yatırımı bırakarak beceriksizce terk edişinin faturası, ölü yatırım yapıldı iddiası ile bize çıkarılmaya çalışılıyor.

Buna insaf denmez de ne denir.

Bir başka konu ise önemi kadar hassasiyeti olan ALZHIEMER merkezi ile ilgili açıklamalardır.

Bu merkezin ilk aşamada, bir örnek modelle yola çıkıldığının belirtilmiş olmasına rağmen halen küçümser tavırlarla kamu oyuna bilgi aktarılmaya çalışılması vahimdir.

Bu merkezin bütün binalarının tamamlanması haline 250 kişilik kapasiteye ulaşabileceği yönünde daha önce başkanımızın çeşitli ulusal veya yerel tv kanallarında beyanları bulunmaktadır. Vahap Ata’ya da bu yerleri incelediğinde izahı yapılmıştır. Çeşitli defalar açıklamalarda bulunulmuştur. Aslında bu merkeze olan yaklaşımları vatandaşlar tarafından ciddi olarak eleştirilmektedir. Bunun farkında değiller mi?

Acaba Vahap Ata bu anlaşılmaz tutumları ve açıklamaları yüzünden bu merkezde bir hasta yakını tarafından nasıl azarlandığını anlatabilecek midir?

AKP meclis üyeleri aynı anlaşılmaz eleştirilerini Çocuk Ağız ve Diş sağlığı merkezinde de sürdürmektedirler.

Bir taraftan kalıcı eser bırakmama konusunda eleştirilerde bulunacaksınız öte taraftan yapılan böylesine önemli hizmetleri hafife almaya çalışacaksınız. Üstelik bu hizmetin yapılma nedenini Ahmet Ataç’ın mesleği olan diş hekimliği ile örtüştüreceksiniz. Bu nasıl bir zihniyettir? Nasıl bir yaklaşımdır?

Bu güne kadar Eskişehir’de olmayan merkez ( Altını çizerek söylüyorum merkez), farklı fonksiyon üstlenerek, özellikle koruyucu hekimlik anlamında gerek diş hekimleri tarafından, gerekse aileler tarafından takdirle karşılanırken. AKP li üyeler tarafından hangi otoriteden destek alarak söylediklerini bilmiyorum ama gereksiz bir yatırım olarak gösterilmesi düşündürücüdür. Üzülecekler ama ne yazık ki Odunpazarında ki Ağış ve Diş Sağlığı merkezinden de buraya çocuk hastalar gönderilmektedir.

Değerli Basın Mensupları,

AKP li arkadaşlarımızın bıkmadan usanmadan 4 yıldır dile getirdikleri ve yargı kararlarına rağmen eleştirmekten vaz geçmedikleri bir başka hususta BORABEY göleti ile ilgilidir.

Sizler de bu konuyu gerek yazılı gerekse görsel basında işlediniz.. Yargı kararı sonucunda binaların biri yıkıldı diğer bina ile ilgili şu an belediye olarak yapılacak herhangi bir şey olmadığını bilmekteyiz. Bina Anadolu Üniversitesine ait bir binadır. Bakım ve korunması bu üniversiteye aittir.

Buna rağmen Vahap Ata olayı saptırarak ve sayın Ataç’ı hedef almak suretiyle açıklamalarda bulunuyor. Alaycı tavırlarla, orada bulunan 8 güvenlik personeli ve 18 işçinin  belediye personeli algısı yaratarak kamu oyunu açıkça yanıltıyor. Bu siyaset biçiminin adını koymakta ne yazık ki zorlanmaktayız.

Öte yandan mevcut binanın yıkılması konusunda alınması istenilen kararın kendisinde nasıl bir keyfe neden olacağı da bilinmemektedir.

Temizlik İşleri Müdürlüğü ile ilgili konuya gelince;

Konu 2012 Ekim ayında Temizlik İşleri Müdürünün görevi sırasında bir ihmalinin tespiti üzerine gelişmiştir. Temizlik firmasına, bazı görev aksatmaları nedeniyle, temizlik çavuşları tarafından tutulan tespit tutanaklarının, müdürlükçe zamanında işleme konulmamasından kaynaklı ihmalin değerlendirilmesidir.

Konu başkanlığa iletilmiş, başkanlıkta kurum içi bir soruşturma kararı almıştır. Müdür görevinden alınarak başka bir göreve ataması yapılmış, tutanakların karşılığı olan cezalar müteahhit hak edişlerinden kesilerek kamu sorumluluğu yerine getirilmiş,  Belediye Teftiş Kurulu Müdürlüğü de bu konuda inceleme başlatmıştır. İnceleme sonucunda idari ceza verilmesi kararlaştırılan konu ile ilgili 657 sayılı devlet memurları kanununda belirtilen süreç işlemeye başlamıştır. Kaymakamlık yasa gereği soruşturma açılması iznini vermiş olup, konu ile ilgili itirazlar da yargıya intikal ettirilmiştir.

Ben bu aşamada, iç teftişin sağlıklı yürütülebilmesi için başkanlıktan geçici olarak bu müdürlüğün sorumluluğundan affımı talep ettim. Sürecin belli bir aşamaya gelmesi sonucu tekrar bu sorumluluğu kabül ettim. Şu anda bu müdürlük tekrar bana bağlı olarak çalışmaktadır.

Söz konusu müdürlükte,  herhangi bir kirlilik, yolsuzluk ve usulsüzlük bulunmamaktadır. İdari bir işlem yapılmaktadır. Tepebaşı Belediyesi başta Belediye Başkanı Sayın Ahmet Ataç olmak üzere yönetim, çalışma ekibi ile her zaman olduğu gibi, şeffaf,  ilkeli ve dürüst anlayışla hizmetlerini sürdürmektedir. Hiçbir kimseye verilmeyecek hesabımız yoktur…

İyi Günler Dileriz. Teşekkürler….

 

 

 

 

Dr.Fuat Gürcüoğlu

Tepebaşı Belediyesi Başkan Yardımcısı

iletişim Adres


Tepebaşı Belediyesi
Hizmet Binası

Hoşnudiye Mah. Şahin Cad. No:84
Tepebaşı / Eskişehir
0 (222) 211 40 00 0 (222) 320 88 88 bilgi@tepebasi.bel.tr

Rakamlarla Tepebaşı

Başa Dön